Başörtülü Ruhsat Alan İlk Avukat
Başörtülü Ruhsat Alan İlk Avukat
Soylu, başörtülü olarak ruhsat alan ilk avukat olmasına çok olumlu tepkiler aldığını belirtti
Elazığ Barosu’nda stajını tamamladıktan sonra ruhsat alan avukat Esra Soylu, 28 Şubat sürecinin ardından başörtülü olarak önümüzdeki hafta duruşmaya girmeye hazırlanıyor.
Ankara Hukuk Fakültesi'nden iki yıl önce mezun olan avukat Soylu (23) başörtülü olarak ruhsat alan ilk avukat olmasına çok olumlu tepkiler aldığını belirtti. Üniversite yıllarından bu yana başörtüsü sıkıntısı yaşadığını anlatan avukat Soylu, başörtülü şekilde yemin edip avukatlığa adım atışını biraz heyecanlı biraz da sevinçle anlattı: “Üniversite sonrasında avukatlık stajına başladım. Staj bitiminde yemin töreninde 28 Şubat sürecinin devamı olarak başörtülü bayan avukatlar başı açık olarak yemin ediyordu. Yemin ettikten sonra baro başkanından ruhsatını alıyordu. Ben yemin törenine başörtülü katılmak istediğimi Baro Başkanı Adnan Demir’e ilettim. Hiçbir sıkıntı olmayacağını söyledi. Başörtülü olarak yemin ettim ve ruhsatımı aynı şekilde aldım.'
Başörtülü şekilde davalara girmeye hazırlanan Soylu, “Önümüzdeki günlerde duruşmaya gireceğim. Baktığımız zaman üniversitede başı açık arkadaşlarla aynı yerlerde dolaştım, aynı fakülteden mezun olmuşum. Aynı süreçlerden geçerek ruhsat almışım. Ama onlar mesleklerini istedikleri gibi icra ederken ben birçok dayatma ile karşı karşıya kalıyorum. Bu ciddi bir insan hakkı ihlalidir. Ne eksiğim var diye düşünüyorum bunlar olurken. Burası demokratik hukuk devleti diyoruz. Ama bu yasakçı uygulamalar demokrasi ve hukuka olan güveni kaybettiriyor. Duruşma salonu kapısında nasıl başı açık bir bayan avukata ‘duruşmaya başörtülü gireceksiniz’ demek nasıl zulüm olursa, bana da ‘başı açık gireceksin’ demek o kadar zulümdür. Adliyenin her tarafından başörtülü gezebiliyorum. Ancak duruşma salonuna niye giremeyeceğim? Bazı kişiler ‘yargılamanın gidişatını etkileyebilir’ diyor. Davanın tarafları istedikleri kıyafetle girebiliyor. Etkiliyorsa onların ki ya da mahkeme heyetinin ki etkiler. Bu başörtüsüne bakarak lehte ya da aleyhte karar veren hakimin problemidir. Ki ben böyle bir mahkeme üyesi tanımıyorum. Ben duruşmada başörtüsünün problem olacağını düşünmüyorum.' diye konuştu.
Yasağın hukuki hiçbir dayanağının olmadığını vurgulayan Soylu, “Din ve vicdan hürriyeti Anayasada temel hak ve özgürlükler içinde düzenlenmiş. Anayasanın 13. Maddesi temel hak ve özgürlüklerin kanun ile sınırlandırılabileceği belirtiliyor. Meclis sınırlandırabilir yani. Ancak milletin meclisinin bu yönde bir iradesi yok. Ne memurluk kanununda ne de avukatlarla ilgili kanunda başörtüsü yasağı yok. Yayınlanan tebliğ ve yönetmeliklerle bu yasaklar uygulanıyor. Ben bunu ciddi bir anayasa ihlali olarak görüyorum. Temel hak ve özgürlüklerin ihlalidir. Bu konuda avukatlık kanununda, ‘avukatlar meslek kurallarına uymakla yükümlüdür’ diyor. Meslek kuralı konusunda ise Türkiye Barolar Birliği’nin tebliği var. 20 maddede avukatların başı açık şekilde duruşmaya girebileceği belirtiliyor. Meslek kuralı anayasaya aykırıdır bence. Meslek kuralı zaten adliye ve duruşmaları ilgilendiriyor. Barolardaki yasağın zaten hiçbir dayanağı yok. Tamamen 28 Şubat sürecinde uygulanan fiili bir durum söz konusu.' ifadelerini kulandı.
Elazığ Barosu’nda stajını tamamladıktan sonra ruhsat alan avukat Esra Soylu, 28 Şubat sürecinin ardından başörtülü olarak önümüzdeki hafta duruşmaya girmeye hazırlanıyor.
Ankara Hukuk Fakültesi'nden iki yıl önce mezun olan avukat Soylu (23) başörtülü olarak ruhsat alan ilk avukat olmasına çok olumlu tepkiler aldığını belirtti. Üniversite yıllarından bu yana başörtüsü sıkıntısı yaşadığını anlatan avukat Soylu, başörtülü şekilde yemin edip avukatlığa adım atışını biraz heyecanlı biraz da sevinçle anlattı: “Üniversite sonrasında avukatlık stajına başladım. Staj bitiminde yemin töreninde 28 Şubat sürecinin devamı olarak başörtülü bayan avukatlar başı açık olarak yemin ediyordu. Yemin ettikten sonra baro başkanından ruhsatını alıyordu. Ben yemin törenine başörtülü katılmak istediğimi Baro Başkanı Adnan Demir’e ilettim. Hiçbir sıkıntı olmayacağını söyledi. Başörtülü olarak yemin ettim ve ruhsatımı aynı şekilde aldım.'
Başörtülü şekilde davalara girmeye hazırlanan Soylu, “Önümüzdeki günlerde duruşmaya gireceğim. Baktığımız zaman üniversitede başı açık arkadaşlarla aynı yerlerde dolaştım, aynı fakülteden mezun olmuşum. Aynı süreçlerden geçerek ruhsat almışım. Ama onlar mesleklerini istedikleri gibi icra ederken ben birçok dayatma ile karşı karşıya kalıyorum. Bu ciddi bir insan hakkı ihlalidir. Ne eksiğim var diye düşünüyorum bunlar olurken. Burası demokratik hukuk devleti diyoruz. Ama bu yasakçı uygulamalar demokrasi ve hukuka olan güveni kaybettiriyor. Duruşma salonu kapısında nasıl başı açık bir bayan avukata ‘duruşmaya başörtülü gireceksiniz’ demek nasıl zulüm olursa, bana da ‘başı açık gireceksin’ demek o kadar zulümdür. Adliyenin her tarafından başörtülü gezebiliyorum. Ancak duruşma salonuna niye giremeyeceğim? Bazı kişiler ‘yargılamanın gidişatını etkileyebilir’ diyor. Davanın tarafları istedikleri kıyafetle girebiliyor. Etkiliyorsa onların ki ya da mahkeme heyetinin ki etkiler. Bu başörtüsüne bakarak lehte ya da aleyhte karar veren hakimin problemidir. Ki ben böyle bir mahkeme üyesi tanımıyorum. Ben duruşmada başörtüsünün problem olacağını düşünmüyorum.' diye konuştu.
Yasağın hukuki hiçbir dayanağının olmadığını vurgulayan Soylu, “Din ve vicdan hürriyeti Anayasada temel hak ve özgürlükler içinde düzenlenmiş. Anayasanın 13. Maddesi temel hak ve özgürlüklerin kanun ile sınırlandırılabileceği belirtiliyor. Meclis sınırlandırabilir yani. Ancak milletin meclisinin bu yönde bir iradesi yok. Ne memurluk kanununda ne de avukatlarla ilgili kanunda başörtüsü yasağı yok. Yayınlanan tebliğ ve yönetmeliklerle bu yasaklar uygulanıyor. Ben bunu ciddi bir anayasa ihlali olarak görüyorum. Temel hak ve özgürlüklerin ihlalidir. Bu konuda avukatlık kanununda, ‘avukatlar meslek kurallarına uymakla yükümlüdür’ diyor. Meslek kuralı konusunda ise Türkiye Barolar Birliği’nin tebliği var. 20 maddede avukatların başı açık şekilde duruşmaya girebileceği belirtiliyor. Meslek kuralı anayasaya aykırıdır bence. Meslek kuralı zaten adliye ve duruşmaları ilgilendiriyor. Barolardaki yasağın zaten hiçbir dayanağı yok. Tamamen 28 Şubat sürecinde uygulanan fiili bir durum söz konusu.' ifadelerini kulandı.
ALINTIDIR : RisaleAjans