Recep Ayı
RECEP AYI
Recep, tazim ve saygı anlamına gelir
îslâm öncesi Araplar Recep ayına ayrı bir ehemmiyet verirler, saygı gösterir ve şanını yüceltirlerdi. Recep ayı gelince kılıçlar kınına sokulur, oklar torbalarına yerleştirilir, derin ve kanlı husumetlerin üzerine geçici de olsa bir sükûnet örtüsü çekilirdi. Recep ayında bir kimse babasının katiline rastlasa bile başını kaldırıp kaşına bakmazdı. Bu aya "sağır ay" denilmesi de sükûnet mevsimi olmasındandır. Recep ayına “sağır ay” denmesinin bir başka anlamı da şöyle ifade edilebilir: Bu ayın bereketi hürmetine, bu ayda işlenen günah ve hataları manen bu ay duymamakta, mü’minlerin sadece ibadet ve sevaplarına şahitlik etmektedir. Böylece Cenab-ı Hak mü'min kullarının bu ayda işlemiş oldukları günahları bağışlamaktadır.
İslâmiyet gelince de Receb ayına mahsus olan saygı devam ettirildi. Bilhassa Regaib ve Mi'rac gibi tecellilerle şereflendirildi.
Resul-i Ekrem Efendimiz dualarında, “Allahım! Recebi ve Şaban’ı hakkımızda hayırlı ve mübarek kıl, bizi Ramazan'a ulaştır” buyurdular. Receb ayı Hicrî ayların yedincisi ve Ramazan'dan iki ay öncesidir. Fazileti bakımından ayrı bir yeri vardır. Regaib ve Mi'rac gibi mübarek geceleri içinde bulundurması faziletini daha da arttırmaktadır. Ayrıca, Kur'ân da haram ayları olarak geçen dört aydan birisi olması, Müslüman kalplerdeki yerini bir kat daha arttırmıştır.
Receb ayı, “üç aylar” olarak bilinen mübarek bir mevsimin ilk ayıdır. Bu aylara “çok sevaplı ibadet ayları” diyen Bediüzzaman, onların kazandırdıkları sevap ve mükâfatlar bakımından, mü'minlerin önünde nasıl bir kademeli yükseliş vesilesi olduklarına şöyle işaret eder:“Her ibadetin sevabı başka vakitte on ise, Receb-i Şerifte yüzden geçer, Şâban-ı Muazzamada üç yüzden ziyade ve Ramazan-ı Mübarekte bine çıkar ve Cuma gecelerinde binlere ve Leyle-i Kadirde (Kadir Gecesinde) otuz bine çıkar.” Buna göre Receb ayında işlenen ibadet, edilen iyilik, yapılan hizmetlerin manevî ecri ve sevabı bire yüz verilmektedir. Bunun için biz mü’minler bu aydaki nasiplerimizi arttırmak maksadıyla daha çok gayret sarf etmeli, hayır ve hasenata biraz daha ağırlık vermeliyiz.
îslâm öncesi Araplar Recep ayına ayrı bir ehemmiyet verirler, saygı gösterir ve şanını yüceltirlerdi. Recep ayı gelince kılıçlar kınına sokulur, oklar torbalarına yerleştirilir, derin ve kanlı husumetlerin üzerine geçici de olsa bir sükûnet örtüsü çekilirdi. Recep ayında bir kimse babasının katiline rastlasa bile başını kaldırıp kaşına bakmazdı. Bu aya "sağır ay" denilmesi de sükûnet mevsimi olmasındandır. Recep ayına “sağır ay” denmesinin bir başka anlamı da şöyle ifade edilebilir: Bu ayın bereketi hürmetine, bu ayda işlenen günah ve hataları manen bu ay duymamakta, mü’minlerin sadece ibadet ve sevaplarına şahitlik etmektedir. Böylece Cenab-ı Hak mü'min kullarının bu ayda işlemiş oldukları günahları bağışlamaktadır.
İslâmiyet gelince de Receb ayına mahsus olan saygı devam ettirildi. Bilhassa Regaib ve Mi'rac gibi tecellilerle şereflendirildi.
Resul-i Ekrem Efendimiz dualarında, “Allahım! Recebi ve Şaban’ı hakkımızda hayırlı ve mübarek kıl, bizi Ramazan'a ulaştır” buyurdular. Receb ayı Hicrî ayların yedincisi ve Ramazan'dan iki ay öncesidir. Fazileti bakımından ayrı bir yeri vardır. Regaib ve Mi'rac gibi mübarek geceleri içinde bulundurması faziletini daha da arttırmaktadır. Ayrıca, Kur'ân da haram ayları olarak geçen dört aydan birisi olması, Müslüman kalplerdeki yerini bir kat daha arttırmıştır.
Receb ayı, “üç aylar” olarak bilinen mübarek bir mevsimin ilk ayıdır. Bu aylara “çok sevaplı ibadet ayları” diyen Bediüzzaman, onların kazandırdıkları sevap ve mükâfatlar bakımından, mü'minlerin önünde nasıl bir kademeli yükseliş vesilesi olduklarına şöyle işaret eder:“Her ibadetin sevabı başka vakitte on ise, Receb-i Şerifte yüzden geçer, Şâban-ı Muazzamada üç yüzden ziyade ve Ramazan-ı Mübarekte bine çıkar ve Cuma gecelerinde binlere ve Leyle-i Kadirde (Kadir Gecesinde) otuz bine çıkar.” Buna göre Receb ayında işlenen ibadet, edilen iyilik, yapılan hizmetlerin manevî ecri ve sevabı bire yüz verilmektedir. Bunun için biz mü’minler bu aydaki nasiplerimizi arttırmak maksadıyla daha çok gayret sarf etmeli, hayır ve hasenata biraz daha ağırlık vermeliyiz.